1942 yılında
Manisa'da doğan İsmail Akçura, lise öğrenimini 1960 yılında İzmir Atatürk
Lisesinde tamamlayıp aynı yıl İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'ne
girmiştir. Akçura, aynı bölümden 1965 yılında inşaat yüksek mühendisi olarak
mezun olan 10 kişiden biridir.
1967 yılında
inşaat sektörüne giren Akçura, 30 yılda Türkiye’nin dört bir yanında 80'e yakın
inşaatı bitirdi. 1990 yılında turizm işine girdi ve kendi kurduğu Anemon
Otelleri'nin sayısını 2010 yılına kadar Türkiye’nin muhtelif şehirlerinde 4 ve
5 yıldızlı olmak üzere 15'e çıkardı.
İAL Dergi’den
Okulumuz mezunu, 1942
Manisa doğumlu olan, Anemon otellerinin sahibi İsmail Akçura, ilköğrenimini
Manisa 8 Eylül İlkokulunda tamamladıktan sonra ortaokulu Manisa’da, liseyi ise
1960 yılında İzmir Atatürk Lisesinde bitirip aynı yıl İstanbul Teknik
Üniversitesi İnşaat Fakültesine girmiştir. 1965 yılında 100 kişilik sınıfta
Haziran döneminde mezun olan 10 başarılı kişiden biri olarak inşaat mühendisi
olmuştur. İki kız ve bir erkek çocuğa sahiptir.
Büyük inşaat işleri
yapan İsmail Akçura’nın turizme girişi ise bir tesadüfle gerçekleşir. Devlet
adına yaptıkları bir otelin parasını devletten alamayınca, ihale ile oteli
alırlar ve turizm serüveni başlar.
Başarmanın hazzının
sıkıntıları unutturduğuna inanan Akçura, aklına koyduğunu gerçekleştiren,
yılmayan, verdiği sözleri yerine getiren, özü sözü bir biri olarak tanınır. İş
hayatında yaratıcı olmak gerektiğine ve yaptığı işlerde topluma karşı sorumlu
olduğuna inanır. Atatürk Liseli olmanın ayrıcalık olduğunu söylerken
disiplinli, planlı, düzenli olmayı burada öğrendiğini de söyler.
Mezunumuz
Akçura okulumuz İAL ile ilgili anılarından da şu şekilde bahseder: ‘‘Şimdiki
zamanın tabiriyle inek bir öğrenciydim, çok çalışırdım, çalışmak zorundaydım
yoksa İAL’de barınmak çok zordu. Çalışmanın dışında başka bir şeyle ilgilenmek
zor olmasına rağmen sosyal aktivitelere de zaman ayırırdım. Öğleden sonra Kordon’da
tur atardık, Kemeraltı’nı gezerdik.
Tayyare Sineması’nda
yabancı film izlemeye ve akşamları psikoloji hocası eşliğinde konserlere
giderdik. İAL’de yatılı kalıyordum. 6’da trampetle kalkmayı, disiplini,
zorluklara göğüs germeyi, planlı ve düzenli çalışmayı İAL’de öğrendim. Erken
kalkmadığımız zaman yatılı arkadaşların verdiği cezayla bir arkadaşımızı
bahçede 4 tur sırtımızda taşımak zorunda kalırdık.’’
Çelişkileri,
yapılabilecekleri görmek için gelişmiş ve gelişmemiş ülkelere seyahat etmeyi
öneren Akçura, en az iki yabancı dil öğrenilmesi gerektiğini öğütler.
Hazırlayan: 1160 Önce Doğa ÖZTÜRK, 9-E
Kaynaklar:
İAL Dergi Sayı: 24, Mart 2008,
İsmail Akçura röportajı, Emre Kılıç,
Sezin Can, Burcu Vural (Düzenleyen: 1160 Önce Doğa ÖZTÜRK, 9-E)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder